PSİKOLOJİK TRAVMA VE EMDR TERAPİSİ
Travma bir insanda iz bırakan, korku, dehşet üzüntü, çaresizlik ve güçsüzlük gibi duyguları
hissetmemize sebep olan bir durumdur. Ayrıca travmada çok yoğun bir kontrol kaybı hissi de
mevcuttur. Travmatik bir deneyim sırasında bedensel ve ruhsal bütünlüğümüzün zarar gördüğünü hissederiz. Özellikle duygusal olarak çok hızlı uyarılabilen, çabuk ağlayan, çabuk öfkelenen veya hayatında belli zaman dilimlerini hatırlayamadığını söyleyen kişilerde travmatik deneyimler söz konusu olabilmektedir. Ayrıca stres toleransının çok düşük olması, merhamet eksikliği veya merhamet fazlalığı gibi durumlar da travma göstergeleri olabilmektedir. Travmatik deneyime; bir trafik kazası, doğal afetler, taciz, tecavüz, ihmal, uzun süreli bir evlilikte yaşanan ilk şiddet davranış vb. gibi olaylar örnek gösterilebilir. Kişiler kendi yaşamlarına, sevdiklerinin yaşamlarına, vücut bütünlüklerine veya inanç sistemlerine yönelik bir risk algılama söz konusuysa bu psikolojik travma geliştirme ihtimalini arttırır. Bu tür durumlarda genellikle gücü kötüye kullanma, güvene ihanet etme,
tuzağa düşme, çaresizlik, acı, kafa karışıklığı ve/veya kayıp söz konusu olabilmektedir. Bu tanım içeriğinde hem tek seferlik olaylar (kazalar, doğal afetler, suçlar, ameliyatlar, ölümler, vb.) hem de tekrarlayan ve devam eden durumlar (çocuk istismarları, çocuk ihmalleri, savaşlar, şiddet içeren ilişkiler, vb.) bulundurmaktadır. Psikolojik Travmaya son yıllarda, olayın kendisinden ziyade kişide bıraktığı etki üzerinden yaklaşılmaktadır. Deprem yaşamış iki kişiden biri, bu olayda fiziksel
bütünlüğüne bir risk algılamamış ise bu durum onun için travmatik olmamaktayken, aynı doğal afeti yaşamış ikinci kişi, bu durumu hayatını tehdit eden bir felaket olarak algılamışsa kaza bu kişi için travmatik bir durum niteliği kazanmaktadır. Psikolojik travma, durumu yaşayan kişinin algısı ve değerlendirmesi doğrultusunda tanımlanmıştır.
EMDR (Eye Movement Desensitization and Reprocessing) Türkçe açılımıyla Göz hareketleriyle
Duyarsızlaştırma ve Yeniden İşleme anlamına gelen psikoterapi yaklaşımı, aklınıza gelebilecek her
türlü travmatik deneyim, kaygı, depresyon, fobi ve panik atak da dahil olmak üzere çalışılması
mümkün oldukça etkili bir psikoterapi yöntemidir. EMDR’ın teorisi adaptif bilgi işleme modeli olarak
adlandırılan bir modele dayanıyor. Şöyle anlatmak gerekirse beynimizde sağ lob ve sol lob olarak adlandırdığımız iki kısım var ve bu iki kısım birbirine sinir bağlarıyla bağlı. Yaşadığımız bir olay travmatik değilse beynin iki tarafı da iletişim halindedir. Yani beyin, her yeni deneyim aracılığı ile kendisine ulaşan bilgiyi işler ve işlevsel hale getirebilir durumdayken; duygu, düşünce, duyum, imge, ses, koku gibi bilgiler işlenip ilişkili anı ağlarına bağlanarak bütünleşiyor. Böylece o deneyimle ilgili öğrenme gerçekleşiyor ve edindiğimiz bilgiler gelecekte tepkilerimizi uygun bir şekilde yönlendirmek üzere depolanmış oluyor. Bir kişi travmatik veya onu çok fazla rahatsız eden olay yaşadığında ise bu sistem bozuluyor ve yeni bilgi işlenip mevcut anı ağına entegre olamıyor. (yani beynin sağ ve sol tarafı arasındaki iletişim kopuyor). Sonuç olarak öğrenme gerçekleşmiyor. Ayrıca duygular, düşünceler, imgeler ve beden duyumları yaşandığı haliyle depolanıyor. Bu nedenle kişinin bugün yaşadığı bazı durumlar bu izole kalmış anıları tetiklediğinde, kişi o izole kalmış anıyı yeniden yaşar gibi etkilenebiliyor. İşte EMDR, bu tür izole anıların işlenmesini sağlayan fizyolojik temelli bir terapidir. Beynin zamanında yapamadığı işlemi yapmasını sağlar. Kilitli kalmış anı ile diğer anı ağları arasında ilişki kurulması ile öğrenme sağlanarak bilginin adaptif bir şekilde depolanması mümkün olur. Danışan artık rahatsız olmaz ve anıyı yeni ve sağlıklı bir perspektiften görür.
Ayrıca EMDR terapisi ile sadece semptomlar ortadan kalkmaz. Kişiye yeni bir bakış açısı kazandırır ve diğer bir deyişle kişinin kazandığı yeni pozitif inançlar ve olumlu duygular onun kendisine, ilişkilerine, ve aynı zamanda dünyaya bakışını da olumlu yönde değiştirip kişisel gelişim sağlar.
Comments